Keçiörengücü, Bursaspor ve Gençlerbirliği...
8 günde 4 puan!
İlk 2 haftaya oranla oynanan futbol 'tatmin edici değil.'
Bursa'daki ağır yenilginin Gençlerbirliği maçına etkisi.
Gençlerbirliği'nin golcüsü Eleke, biraz daha ciddi olsa maçın senaryosu Bursa'dan farklı olmazdı...
Tabi kaleci Aykut'un da ne kadar başarılı bir karşılaşma çıkardığını unutmamak lazım;
Sezarın hakkı sezara!...
'Ağır yaralı' Samsunspor.
Sistemin değişmesi gerektiğini bir bir anlatan senaryolar.
Yani 'önlem al, gerekirse önde basma, rakibe göre oyna...'
Fazla söze gerek yok, '1 yersem 2 atarım' mantığı tutmuyor.
'Samsunspor'u iyi analiz ettik' diyen Gençlerbirliği hocası Metin Diyadin'e sordum;
Samsunspor'un zaafı neydi?
'Beklerin ve stoperlerin arkasına çok rahat top atabiliyorsunuz...' dedi.
Yani özetle, bizim kamp döneminde de lig süresince de üstüne basa basa dile getirdiğimiz eksikliğimiz, dezavantajımız...
Kontra atak futbolunu iyi oynayan her rakip bizden çok rahat puan/puanlar alabilir.
Bunu Bursa ve Gençler maçında bir kez daha tecrübe etmiş olduk...
*****
Sosyal medya ve tribünlere gelince;
Son dakikalar...
Top bizde, tribünlerden 'ıslık sesleri' ve 'yuhalama.'
Golü atıyorsun tribünlerden yine aynı uğultular...
Nuri Asan'da taraftar.
Daha sezon başında hiç hoş olmayan olaylar...
Sosyal medyada Mehmet hocayı istifaya davet...
Bana göre zamanı değil. Evet kötü sonuçlar, memnun etmeyen futbol var ancak daha yolun başında 'kaosa girmek doğru değil...'
Bu yangına körükle gitmekten başka birşey değil...
Mili araya kadar beklemek lazım..
*****
Mehmet hocanın; "Bir deplasman (Denizli) galibiyetiyle taraftarla barışız" sözlerine katılmamakla birlikte sözü taraftar gruplarına getirmek istiyorum;
Tribündeki "yuhalama, ıslıklama münferit olaylar mı?"
Yoksa tribünlerin "ortak sesi mi?"
Neden ortak bir açıklama yayınlamıyorsunuz?
Zamanı değil mi?